TOLGA ULUSOY

INFO

For Members
Useful Links
Visitor Information
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam22
Toplam Ziyaret363731
Currency
AlışSatış
Dolar32.432432.5624
Euro34.631634.7704
“İlim Hikmet Sofrası” etkinliğindeydik

Ulusoy, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı tarafından Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesinde düzenlenen “İlim Hikmet Sofrası” etkinliğinde yaptığı konuşmada, Kur’an-ı Kerim ve İslam dininin evrensel değerler olduğunu belirterek, hukuk, sosyal adalet ve diğer tüm alanlarda insanların ilişkilerini düzenleyen her şeyi barındırdığını söyledi.

Kur’an-ı Kerim’in derinlemesine iktisadi konulara da cevap verdiğini ifade eden Ulusoy, şöyle konuştu:

“Cahiliye döneminde ve sonrasında Kureyş kabilesinin de ticaretle uğraştığını var sayarsak Kur’an-ı Kerim’in çoğu suresinin çoğu ayetinde iktisadi kelimelere de rastlamak mümkün. Bilindiği gibi, yüce İslam dini yüce Allah ile kulları arasında geçerli bir inanç ve ibadetler sistemi değil yalnızca. İslam iktisadının temelinde kul hakkı çok önemli bir yer tutar. İsrafın önlenmesi, gelir dağılımında adalet, güvenlik ve refahın yaygınlaştırılması, İslam’ın öne çıkardığı değerlerin en önemlilerinden birkaçıdır.”

Batı toplumunda ortaya çıkan ve son 400 yıldır egemen olan kapitalist ekonomik modelin giderek dünyayı kapsama alanına aldığını dile getiren Ulusoy, “Bu tespitin en somut sonuçlarından birisini açlık sınırında yaşam savaşı veren geniş insan toplulukları oluşturmakta. Ahlaki temellere dayanan ekonomik ve mali sistemler oluşturulmadığı sürece söz konusu kapitalist ekonomik modelin insanlığa daha çok krizler ve acılar yaşatabileceğini dikkatlerden uzak tutmamanın gereği açıktır” dedi.

“Hadislere bakmadan İslami iktisadı anlamak mümkün değil”

Kur’an-ı Kerim içerisindeki iktisadi konuların mutlak suret hadislerle tamamlanması gerektiğini vurgulayan Ulusoy, hadisler okunduğunda bunun tamamlandığının görüldüğünü bildirdi.

Bunlara bakıldığında Hz. Muhammed’in engin bir ticaret bilgisinin olduğunu belirten Ulusoy, şöyle devam etti:

“O dönemde ilk emir biliyorsunuz, ‘Oku’. Daha sonra Peygamber Efendimiz diyor ki Cebrail Aleyhisselam’a, ‘Ben okumayı bilmem ki’. Fakat başka yerlerde de görüyoruz ki aslında hesabı çok kuvvetli. Hazreti Hatice annemize hesaplarında yardımcı oluyor. Dolayısıyla vahyedilmeden ve böyle bir şerefe nail olmadan çok önce, küçüklükten aliden gelen ticari zihniyet kendisinde tecelli ediyor. Bu, hadislerine de yansıyor. Araştırmalarım sonucunda da bulduğum bu. Peygamberimizin dünyaya bakışı ve vizyonu açısından bu çok önemli, hadislere bakmadan İslami iktisadı anlamak mümkün değil. Çünkü oldukça detay var, Kur’an-ı kerim bir hazine, bu hazinenin içini açtıkça daha nelerle karşılaşacağız kim bilir.”

“İki zıt fikri savunanların Nobel’i paylaştığı tek bilim dalı iktisattır”

Ulusoy, her yıl değişik bilim dallarında dünyanın değişik yerlerinden bilim adamlarının Nobel’e aday gösterildiğini anımsattı.

İktisadın çok enteresan bir yönünün bulunduğuna değinen Ulusoy, şu değerlendirmelerde bulundu:

“İki zıt fikri savunanların Nobel’i paylaştığı tek bilim dalı iktisattır. İktisatta da aslında bir birlik yok. O yüzden de Kur’an-ı Kerim ilmiyle uğraşan hocalarımız, iktisadi konularda fikir birliği içerisinde olamıyorlar. Dolayısıyla bu araştırmalar da devam ediyor. Bunun temelinde iktisatçılarında fikir birliği içerisinde olmamaları yatıyor.”

Ulusoy, Kur’an-ı Kerim’deki bütün iktisadi kuralların sosyal adalet ilkesiyle bağlantılı olduğunu kaydetti.


  
4768 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın